LONDRA PARKLARI
Genel ;
Londra, dünyanın en yeşil şehirlerinden birisidir. Şehrin genelinde, kaldığınız yere çok kısa bir yürüyüş mesafesinde bir park bulabilirsiniz. Şehrin hemen hemen her semtinde, şehri ikiye bölen Thames nehrinin iki yakasında, kenar mahallelerde bile çok geniş parklar ve yeşil alanlarla karşılaşıyorsunuz. Parkların bazıları Kraliyet ailesine ait olup diğer pek çok irili ufaklı park, bulunduğu bölgenin belediyesi tarafından yönetilmektedir. Parkların çoğunda geniş bir vahşi yaşam hakimdir. Şehir merkezinde de pek çok park bulunmakta ve öğle yemeğinde Londra’lılar hava güzel ise bu parkları kullanmaktadırlar. Oldukça huzur verici bir ortam sundukları için günün stresinden uzaklaşmak ve biraz olsun rahatlamak için parkların önemi gerçekten de çok büyüktür. Yüzölçümünün yüzde 30’u yeşil alanlarla kaplı Londra’da kimisi kraliyet ailesine, kimisi de belediyeye ait tam olarak 143 tane irili ufaklı park bulunuyor. Londra ve park denilince akla ilk olarak Hyde Park ve bitişiğindeki Kensington Gardens geliyor. Hem ulaşım kolaylığı, < zira Hyde Park etrafında 5 farklı metro istasyonu yer alıyor > hem de yanı başındaki Green Park ve St. James Park’ı da ziyaret etme olanağı olması Hyde Park’ı ön plana çıkarıyor.
Londra Hayvanat Bahçesi’ ni de içinde barındıran Regent’s Park bir başka önemli park olarak ön plana çıkıyor. Şehirden iyice uzaklaşmak ve doğal yaşamı gözlemlemek için Richmond Park ve 600 yıllık geçmişiyle Londra’nın en eski parklarından biri olan Greenwich Park mutlaka ziyaret etmeniz gereken parklar arasında yer alıyor (thy-blog’dan alıntıdır).
+ Londra’daki parklar ile ilgili tüm bilgiler “ Burada ” – ing.
Londra Park Alanları Haritaları
+ Hyde Park – web
(Ulaşım : tube – Hyde Park Corner, Marble Arch, Lancaster Gate, Notting Hill gate)
HYDE PARK KONUM HARİTASI
Londra’ daki parklardan belki de en popüler olanı Hyde Park’tır.Hyde Park Londra’ da yer alan en büyük parklardan birisidir. Eğer tüm parkı gezmeye kalkışırsanız bu gezi tüm gününüzü bile alabilir. Parkın içerisinde Serpentine adı verilen bir yapay göl yer alır ve bu göl üzerinde bot gezileri yapılmaktadır. Aynı zamanda üzerindeki kuğularla size hoş bir manzara sunar ve kenarında oturup yorgunluğunuzu atmak size çok iyi gelecektir. New York’un Central Park’ıyla beraber dünyanın en bilinen parklarından biri olan Hyde Park, Londra’nın en büyük parkı değil ama en çok ziyaret edilen ve vakit geçirilen parkıdır.
Hyde Park’ı bu kadar ünlü yapan şeylerden birisi de Speaker’s Corner’ dır. Her Pazar günü buraya gelen kişiler bir kutunun üzerine çıkarak politika, din, sanat ya da istedikleri her hangi bir konuda özgürce konuşabilirler. Eğer bu parka Pazar günü gittiyseniz Speaker’s Corner’ a gidip konuşanları dinlemek ve o farklı atmosferi solumak ilginç bir deneyim olabilir.Kraliyet döneminde İngiliz topraklarına basan herkes söylediklerinden dolayı yargılanabilir ve cezaya çarptırılabilirdi. Speakers’ Corner’i ünlü yapan o bölgeye tanınmış ‘düşüncelerin özgürce açıklanması’ ayrıcalığı diyebiliriz.
Ayrıca park boyunca karşınıza çıkan sincapları besleyebilir, eğer hava güzelse çimenlere kendinizi atıp bir şeyler atıştırabilir, yeşil beyaz çizgili sandalyelerden kiralayıp dinlenebilir, eğer yılbaşı döneminde gittiyseniz kurulan festival alanında vakit geçirebilir ya da buz pateni yapabilir ve park içerisinde yer alan cafelerinde bir şeyler atıştırabilirsiniz. Yaz aylarına denk geldiyse hemen hergün verilen açık hava konserini dinleyebilir, yok Kasım-Ocak aylarına denk geldiyse kurulan buz pistinde paten yapabilirsiniz.
Hyde Park’ı bir baştan diğer başa dolaşmak saatlerinizi alabilir. Kensington Bahçeleri ile birleşince Monaco Prensliğinden daha büyük bir yüzölçümüne sahip olduğunu söylersek –253 hektar– işin ciddiyeti anlaşılabilir. Bununla beraber bu yeşil cenneti daha hızlı gezmek isteyenler için kapılarda bisiklet kiralama seçeneği bulunuyor. Kraliçe Elizabeth Kapısı olarak da bilinen ve 1800’lerde inşa edilen “Grand Entrance” parkın ana giriş kapısı olsa da birçok noktadan parka giriş yapmak mümkün.
Serpentine Gölü’nde sandal veya su bisikleti sürebilir, yorulduğunuzda kıyısındaki kafelerde kahvenizi yudumlayıp doğanın keyfini, huzuru, mutluluğu doyasıya hissedebilirsiniz.Küçük bir suyolunu andıran parkın yeni anıtlarından Diana Memorial Fountain gerçekten huzur verici bir ortam sunuyor.
Diana Memorial Playground her yıl yüzbinlerce çocuğun oyun oynadığı bir park olarak dizayn edilmiş. Ortasında büyük bir korsan gemisi bulan park çocuklar için bir harikalar diyarını anımsatıyor (alıntı bilgiler vardır-thy-blog)..
– Park alanında neler var? ( tıklayın ) // ( tıklayın ).
+ Regent’s Park – web
( Ulaşım : tube – Regent’s park , Baker str. , Great Portland Street )
1811 yılında dizayn edilen bu park en çok müthiş güzellikteki gül bahçeleri ile bilinir. Regent’s Park ayrıca futbol, rugby, kriket gibi açık hava sporlarına da ev sahipliği yapar. Bunun dışında içerisinde bir açık hava tiyatrosu ve Londra Hayvanat Bahçesi yer alır. Yani Regent’s park sizlere yeşillik ve temiz havanın tadını çıkarmaktan da fazlasını verecektir.
Gül bahçeleri içeren 166 hektara yayılan Regent Park. Futbol, beyzbol, rugby ve kriket sahaları haftanın hergünü antrenman yapan ve oyun oynayanlarla tıklım tıklım dolu. Park, açık hava tiyatrosuna, açık hava konserlerinin gerçekleştirildiği alana ve sandal keyfi çıkaracağınız güzel bir göle sahip. Primrose tepesinden şehrin panoramik görüntüsü ise fotoğraf çekme isteğinizi kabartan boyutta.
Regent’s Park da Hyde Park gibi Londra’nın en çok ziyaret edilen parklarından biri. Tarihi 17. yüzyıla dayanan parka son şeklini John Nash’ın verdiğini söylenebilir.Akşam olunca da parkta yer alan onlarca kafe ve restoranda şık bir akşam yemeği yiyebilirsiniz. Spor aktiviteleri için Londra’daki en geniş alanı sunan parkın Londra Hayvanat Bahçesi’ ne – dünyanın en eski hayvanat bahçesi – ev sahipliği yaptığını da belirtmemiz gerekir. Ayrıca park içinde yer alan Waterfowl’da onlarca kuş türünü gözlemleme olanağına sahipsiniz. Eğer şanlıysanız park içinde yer alan Açık Hava Tiyatrosu’nda bir oyuna bile denk gelebilirsiniz.
– Park alanı, nerede ne var ? ( tıkla ) // ( tıkla )
+ Richmond Park – web
( Ulaşım : National Rail yada District Line – takibinde Petersham’dan 371 yada 65 nıo.lu otobüs / Otobüs : 190 Hammersmith – Richmond / 391 Hammersmith – Richmond / 419 Hammersmith – Richmond )
Londra’nın en büyük kraliyet parkı olan Richmond Park her yıl milyonlarca Londralı ve turist tarafından ziyaret edilmektedir. Eğer yeterince vaktiniz varsa bu parkı da mutlaka görmelisiniz. Yeterince vaktiniz varsa diyoruz çünkü bu park şehrin merkezinde yer almaz ve gidişiniz biraz zaman gerektirebilir. Ancak Londra’ da toplu taşımanın çok geliştiği düşünülürse ulaşımınız çok da zor olmayacaktır. Ayrıca buraya kadar gelmişken Isabelle Korusu’ nu görmeli, Kingston Gate ya da Petersham Gate oyun alanlarında çocuğunuzla vakit geçirmeli ve King Henry’ s tepesinde manzaranın tadına varmalısınız. Şehirden iyice uzaklaşmak ve doğal yaşama daha yakın olmak için Londra’nın en büyük parkı Richmond Park’ta da keyif dolu bir gün geçirebilirsiniz. Ancak parkta karşınıza geyik çıkarsa sakın şaşırmayın!
Richmond Park, 1000 hektara yayılan bir alan. 650 geyiğe ev sahipliği yapmakta. Doğal tepeleri, asırlık ağaçlardan oluşan yeşil alanları, farklı bitki, hayvan ve kelebekleri ile, ziyaretçilere şehrin ortasında şehirden uzak bir atmosfer sunmakta.
– Park alanı, nerede ne var ? ( tıkla ) // ( tıkla )
+ St. James’ s Park – web
( Ulaşım : tube – St.Jame’s park , Westminster )
23 hektar üzerine kurulmuş, içinde gölü olan bir park. Gölün ortasındaki iki ada, pelikan, kuğu, ördek, kaz, ağaçkakan, yarasa, baykuş ve diğer kuşlara ev sahipliği yapmakta.
On altıncı yüzyılda İngiliz ve İspanyol veliahtlarının evlenmesine karşı bir ayaklanma buradan, Green Park’tan çıkmış. Sonraki dönemlerde buna mı sinirlenmiş bilinemiyor ama II. Charles parkın etrafındaki arazileri satın alarak günümüzdeki haliyle St. James Park’ı yaratmış. St. James Park kraliyet ailesinin konutu olan Buckingham Sarayı, ayrıca Parlamento Binası ve St. James Sarayı’yla çevrili olup İngiltere tarihi için önemli bir yere sahip.
Bu park Kraliyet parklarından en eskisidir ve Buckingham Palace’ a giden yolda yer alır. Parkın içerisinde küçük bir göl ve gölün üstünde de iki adacık bulunur. St. James’ s Park pelikanlarıyla meşhurdur ve diğer tüm Londra parkları gibi bol yeşil alana sahiptir. Ayrıca içerisinde devlet seremonilerinin ve milli kutlamaların yapıldığı bir alan da bulunur.
– Park alanı, nerede ne var ? ( tıkla ) // ( tıkla )
+ Green Park – web
( Ulaşım : tube – Green park , Piccadilly Circus , Hyde Park Corner )
Londra’ daki Kraliyet parklarından en küçüğüdür. Ancak yine de her yıl milyonlarca kişi tarafından ziyaret edilir. Bu park da Buckingham Palace’ ın yanı başında yer alır ve özellikle güzel havalarda tercih edilen piknik ve güneşlenme alanlarına sahiptir. Buckingham Sarayı`nın karşısında 19 hektar yüzölçümüyle tamamem doğal bir yeşil alan Green Park sizleri karşılar. 15. asırda St. James hastanesinin cüzzamdan ölen insanların defni için kullanılan bu arazi daha sonraki yıllarda balon, havai fişek gösterileri ve duello alanı olarak kullanılmış.
– Park alanı, nerede ne var ? ( tıkla ) // ( tıkla )
+ Kensington Gardens – web
( Ulaşım : tube – Lancaster Gate , Queensway)
İçerisinde Kensington Sarayı, İtalyan Bahçeleri, Albert Anıtı, Peter Pan Heykeli ve Serpentine Galerisi yer alan Kensington Gardens muhteşem ağaçlar ve dekoratif çiçek yataklarıyla çevrilidir. Ayrıca Diana Anıtsal Oyun Alanı’ na da ev sahipliği yapmaktadır. Kensington Bahçeleri’ne adını veren Kensington Sarayı Galler Prensesi Leydi Diana’nın konutu olarak kullanılıyordu.
İtalyan Bahçeleri’nin huzur verici ortamını görmek isteyebilirsiniz. 150 yıllık geçmişi olan bahçenin Prens Albert tarafından sevgilisi Kraliçe Victoria için yaptırıldığı söyleniyor. İtalyan Bahçeleri, küçük göleti ve çeşmeleriyle aşıklar için romantik bir ortam yaratıyor. İtalyan Bahçeleri’ne kadar gelmişken bir an olsun çocukluğunuza yolculuk etmeye ne dersiniz? Peter Pan ve sevgili dostu Tinkerbell tam 100 yıldır İtalyan Bahçeleri’nin yakınındaki mütevazi köşelerinde ziyaretçilerini ağırlıyor.
– Park alanı, nerede ne var ? ( tıkla ) // ( tıkla )
+ Greenwich Park – web
( Ulaşım : Rail- Greenwich.. )
Bu park eğer vaktiniz bol ise ziyaret etmeniz gereken parklar arasındadır. Yukarıda anlatılan birçok parkın aksine Greenwich Park 74 hektarlık alanı ile , şehrin merkezinde yer almaz. Ancak vaktiniz bolsa mutlaka buraya gitmenizi hatta giderken nehir yolunu tercih etmenizi, tepeden manzaranın keyfine varmanızı, pazarı ziyaret etmeniz , ( Meridian Time Zone ) “Sıfır Meridyen Çizgisi”nin geçtiği noktaya konumlandırılan parkta Kraliyet Gözlemevinide (Royal Observatory) görmeniz uygun olacaktır ( yakında – the O2 Millennium Dome – kubbe- bulunur ).
Greenwich Park aynı zamanda da en küçük kraliyet parklarından biri. Bununla beraber enfes bir Thames Nehri ve St. Paul’s Katedrali manzarası için tek yapmanız gereken gün batımında Greenwich Park’ta bulunmak..
– Park alanı, nerede ne var ? ( tıkla ) // ( tıkla )
Londra Parkları için – Kısa – Kısa ..
+ 4000 yıllık bir geçmişinin olduğu anlaşılan Bushy Parkta bir zamanlar kralların av partileri düzenlediğini duyunca şaşırıyorsunuz. Günümüzde ise, kırmızı geyiklerin özgürce dolaşabildiği 445 hektar genişliğindeki parkta bulunan göletlerde balık avlayabilir, bota binebilir, at üzerinde güzel bir gezinti yapabilirsiniz.
+ Thames nehrinin kuzey kıyısı boyunca uzanan Victoria Park`tan bahsetmeden geçemeyeceğim ( Tube – Mile End ). Su kanalları, havuzlar, farklı aktivitelerin gerçekleştirildiği pavyonlar, tenis sahaları, spor alanları, yaz aylarında verilen açık hava konserleri, anıtlar ve tarihi fiskiyeli havuzuyla bambaşka bir atmosfer.
+ Londra`yı uzaktan farklı bir açıdan görmek istiyorsanız The Heath (Kır) olarak bilinen Hampstead Heath Parka gitmeniz gerekli ( tube – Hampstead ). Asırlık ağaçları ve doğal yaşamı da içinde barındıran 320 hektarlık parkta su sporlarının yapılabildiği, balık avlandığı ve sandal gezintilerinin yapıldığı toplam 25 adet havuz bulunmakta. Model gemi hobisi olanlar burada güzel anlar geçirebiliyor.
+ Lee Valley Regional Parka ; Londra`nın kuzeyinde Thames`la birleşen Lee nehri kıyısında, 26 millik bir alana uzanmış parkta doğal göller, bahçeler, piknik alanları, golf sahaları, bot, kano, rafting, at sporları, yürüyüş parkurları ve buz pateni alanı var.
+ Londra`nın merkezinde bulunan gizli bir bahçe, Chelsea Physic Garden 1673 yılında oluşturulmuş ve o yıllarda Eczacılar Parkı olarak adlandırılmış. Burası eczacıların çıraklık dönemlerini geçirdiği, tıbbi önemi olan bitkilerle tanıştığı yer.
+ Londra`nın güneyinde 73 hektar üzerine oturan Wandsworth Common, futbol, rugby alanları, tenis kortları, bowling sahaları, bisiklet parkurları ile halka hizmet vermekte. Parkta bulunan çok sayıda havuz ve gölette bir hafta sonu balık tutabilirsiniz.
+ Wimbledon Common ( Rail – tren Wimbledon ), , flora ve faunanın korunduğu, halka açık 460 hektarlık fundalık bir alan. Bisiklet, yürüme ve 16 millik at koşu yolu var. Oxford ve Cambridge Üniversiteleri arasındaki koşu yarışmaları burada yapılmakta. Golf severler için uygun bir mekan.
Ayrıca ; British Müzesi ile Londra Üniversitesinin ana binalarının arasında kalan Russell Meydanı, hergün yüzlerce insanın, günün stresini attığı, iş çıkışı biraz dinlendiği veya arkadaşlarıyla buluştuğu bir alan. British Müzesini gezdikten sonra birkaç sokak ötede Soho Meydanında ulu ağaçların altında dinlenebilirsiniz.
Trent Park (169 hektar), Mitcham Common (182 hektar), South Norwood Country Park (47 hektar), Wildspace Conservation Park (645 hektar), Watling Chase (1 hektar) Thames Chase (9,842 hektar), Epping Forest (2,476 hektar) .. Daha niceleri Londra’da görülebileceklerdendir..
Londra’ da Gidilebilecek Diğer Yeşil Alanlar
• Hampstead Heath
• Kew Gardens
• Bushy Park
• Primrose Hill
• Brompton Cemetery
• Victoria Tower Gardens
• Grosvenor Square Gardens
• Epping Forest
• Queen’ s Park
• West Ham Park
• Highgate Wood
• Battersea Park
• Holland Park
Londra Parkları’ nda Bunları Yapmadan Dönmeyin
• Regent’s Parkta yer alan Londra Hayvanat Bahçesi’ ni ziyaret edin.
• Serpentine Gölü’ nde sandal veya su bisikleti kiralayın.
• Peter Pan Heykeli ile fotoğraf çektirin.
• Eğer Londra’ ya Mayıs ve Eylül ayları arasında gidecekseniz Regent’ s Park’ ın içinde yer alan Açık Hava Tiyatrosu’ nda bir oyun izleyin.
• Greenwich Park’ ta manzaranın tadına varın.
• Eğer yeterince şanslıysanız Hyde Park’ ta bir konser seyredin.
• Hemen her parkta karşınıza çıkacak sincapları besleyin.
• Bir Pazar günü Hyde Park’ ta iseniz Speaker’s Corner da konuşanları seyredin.
** Bu alanda kaynaklar ( ekolojimagazin.com ve makaleler.com)
LONDRA KÖPRÜLERİ
(London Bridge)
Köprüler ve Turistik Merkezler
(Köprü sıralaması haritalar ile uyumlu değildir!) ☟
1. Albert Bridge
2. Barnes Railway Bridge
3. Battersea Bridge
4. Battersea Railway Bridge
5. Blackfriars Bridge
6. Blackfriars Railway Bridge
7. Cannon Street Rail Bridge
8. Chelsea Bridge
9. Chiswick Bridge
10. Grosvenor Railway Bridge
11. Hammersmith Bridge
12. Hungerford Railway Bridge
13. Kew Bridge
14. Lambeth Bridge
15. London Bridge
16. Millennium Bridge – Millennium Footbridge
17. Putney Bridge
18. Southwark Bridge
19. Tower Bridge
20. Wandsworth Bridge
21. Waterloo Bridge
22. Vauxhall Bridge
23. Westminster Bridge
Önemli köprüler
Westminster Bridge :
Tower Bridge :
Waterloo Bridge :
London Bridge :
Millennium Bridge :
Blackfriars Bridge :
Hungerford Bridge :
Southwark Bridge :
“Londra, Parklar ve Köprüler” üzerine 2 yorum